Merzifonlu Kara Mustafapaşa Camii veya Vezir Camii; İstanbul Suriçi Sirkeci Hocapaşa Mahallesi, Hüdavendigar Caddesi Vezir Camii çıkmazında 1670 tarihlerinde Merzifonlu Kara Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır. Sirkeci Gar meydanının en güney noktasından da merdivenlerle çıkılır. Zira Gar binası ve önündeki meydanın düzlüğünden caminin bulunduğu platform 4-5 metre daha yüksektir. Cami meydandan rahatça görülmektedir. Sokağın devamında ise tramvay yolu bulunmaktadır. Bu camii 1670 tarihlerinde mescit olarak inşa edilmiştir. 1829 yangınında tahrip olmuştur. 1831 yılında yeniden Minberli olarak camii şeklinde inşa edilmiştir. 1865 yılındaki Hocapaşa yangınında zarar görmüş olmasına rağmen ayakta kalabilmiştir. 1928 tarihlerinde ise tahrip olduğundan dolayı yıkılmıştır. Arsasını vakıflar bir Çayhaneye kiralamıştır. O çayhane zamanla büyüyerek sahne ilave edilip bir Gazino olmuştur. İsmi de Anadolu Saz Evi olup, Anadolu’dan gelenlerin rağbet ettiği ünlü bir pavyon olmuştur. 1978 yılında gazino yıkılmıştır. Vakıflar tarafından 1985 yılında bugünkü camii yeniden yaptırılmıştır.
MİMARİ YAPI:
Camii bir koruma duvarıyla sokaktan ayrılmıştır. Sokaktan demir bir kapıyla cami avlusuna girilmektedir. Binanın sol tarafından geçilerek şadırvana gelinir. Avludan son cemaat yeri 60 cm. daha yukardadır. Son Cemaat yerine basamaklar çıkılarak girilmektedir. Son Cemaat mahalli sonradan kapatılmıştır. Son cemaat mahalli dört sütun tarafından taşınmaktadır. Son cemaat yeri üç kubbe ile örtülmüştür. Son cemaat yeri çatısını üç sivri kemer taşımaktadır. Ortadaki kemer hem daha geniş hem de yüksektir. Harim ile son cemaat yeri arasında sağda ve solda birer pencere bulunur. Camiinin bir merkezi kubbesi bulunmaktadır. Bu kubbe sekiz kemer ve on adet köşeli sütunla taşınmaktadır. Caminin mihrap duvarında pencere yoktur. Mihrap mermer kaplı olup turuncu mermer şeritlerle süslenmiştir. Mihrap oldukça yüksek yapılmıştır. Mihrabın etrafında boydan boya dolanan bir mermer silme bulunur. Mihrap kavsarasının üstünde koyu bir zemine altınla yazılmış bir sure bulunur. Minber ve vaaz kürsüsü mermerdendir. Harimin iki yanına göre yapılan çıkmalarla yanda sekiler elde edilmiştir. Bu yana çıkmalar aynı zamanda üst mahfillere mekan sağlamıştır. Kubbe altındaki geniş mekan algısı yaratmaktadır. Bu da kubbe altı mekanının genişlemesine sebep olmuştur. İç süslemelerde destek kubbelerinde, kubbeyi taşıyan kirişlerde kalem işi bezemeler bulunmaktadır. Yan cephelerde ise iki sıra pencere bulunmaktadır. Alt pencereler dikdörtgen olup üst sıradakilerin üstü ovaldir. Caminin içinde çiniler pencerelerin üst sınırına kadar duvarları kaplamıştır. Caminin üst mahfilleri ‘’U’’ şeklinde binayı dönmektedir. Mahfillerin ahşap korkulukları bulunmaktadır. Mahfilin bittiği yerden başlayan ve diğer mahfile kadar devam eden lacivert çinilerden yapılmış bir ayet görülür. Bu caminin içi hacminde çok güzel bir etki yapmaktadır. Mihrabın iki yanında güzel çiniler bulunmaktadır. Minare caminin sol tarafındadır. Betonarme yapılmış olup taşla kaplanmıştır. Minarenin muntazam tek bir şerefesi bulunmaktadır.